OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUK (OKB) 

Obsesyon, istemsiz akla gelen, çaba gösterildiği halde engellenemeyen, tekrarlayan, kişide belirgin bir rahatsızlık oluşturan, düşünme ve dürtüleri oluşturur. Obsesyon gelişiminde, düşünceye fazla önem atfetme, abartılmış sorumluluk duygusu gibi faktörler sebep olabilir. Bu istemsiz akla gelen ve bastırmak için gösterilen tekrarlayan davranışlara ise kompulsiyon adı verilir. Yani davranışsal ve zihinsel eylemlerden oluşan bir psikolojik rahatsızlıktır. Çeşitli obsesyon ve kompulsiyon çeşitleri vardır. Bunlardan en sık görülenleri arasında, Bulaşma Obsesyonu ve Temizlik Kompulsiyonu vardır.

Depresyon

Duygu durumumuzda oluşan düzensizlik veya bozukluk olarak tanımlanır.

Keyif alınan ve değer verdiğimiz etkinliklerden uzaklaşmamız ve/veya yaparken keyif alamamamız umutsuzluk, karamsarlık, üzüntü, endişe, kaygı, keder ve korkuların eşlik ettiği, iştah ve uyku düzensizlik durumlarında bireysel yetersizlik görülür. Bu yetersizlik; çaresizlik, değersizlik düşünceleri ile dalgalandığımız duygu durum bozuklukları bir takım uluslararası tanı kriterleri ile örtüştüğünde konulan tanıların genel adı depresyondur.

ÖFKE YÖNETİMİ

Öfke, hafif bir rahatsızlıktan, sonu kızgınlık ve şiddete kadar gidebilen  bir duygudur. Bütün duygular gibi fizyolojik ve psikolojik değişimler tarafından izlenir. Öfkeyi ifade etmenin içgüdüsel ve doğal yolu saldırgan tepkilerdir. Öfke, tehditlere karşı uyum sağlamak, kendimizi korumak ve savaşmamızı sağlamak açısından güçlü bir duygudur. Yani yaşamın devamı için bir miktar öfke gereklidir. Ancak her kızdıran ve rahatsız eden şeye karşı sözel veya fiziksel olarak saldırgan tepkiler vermek uygun olmayan bir davranıştır. Öfke bastırılabilir, dönüştürülür ve yönlendirilir. Yani öfkenin oluşturduğu büyük enerji,  saldırgan davranışlar yerine, üzerine düşünülüp, daha olumlu bir duruma ya da nesneye yönlendirilebilir.

CİNSEL İŞLEV BOZUKLUĞU

Cinsellik tarih boyunca, en çok merak edilen hem de en çok yasaklanan olmuştur. Cinsellik fizyolojik, biyolojik ve psikolojik sağlığın temel unsurlarından biridir. Kısıtlanıp önüne geçilmesi imkansız, insan var olduğu sürece olacak bir gereklilik kabul edilir. Cinsel sağlık, fizyolojik, biyolojik, psikolojik ve dış etmenler ile hazır bulunma, işlevsel olma ve bu durumu devam ettirmenin mümkün olduğu haldir. Ancak her 3 insandan en az 1 tanesinin, yaşamının bir döneminde cinsel işlev bozukluğu yaşadığı ortaya çıkmıştır. Kültürel değerler bu bozukluğun oluşmasında etkin rol oynar.

YETİŞKİNLİKTE YEME BOZUKLUĞU

Yeme bozuklukları; beden ağırlığı ile aşırı uğraş, yeme davranışındaki değişikliklerle giden, Anoreksiya Nevroza, Bulimia Nevroza, Tıkanırcasına Yeme Bozukluğu gibi kategorileri içeren bir hastalık grubudur. Nedeni, biyolojik, psikolojik, sosyokültürel etmenler ile açıklanmaya çalışılmıştır. Anoreksiye Nevroza rahatsızlığı için, kilo kaybetme etkileyici bir başarı demektir. Bu bireyler için kendilik değerleri, zayıflıklarına bağlıdır. Özellikle bu yeme bozukluğu için yüksek hayati riskten bahsedilir. Bu sebeple, bu tip rahatsızlıkların tedavi edilmesi elzemdir.

EMDR TERAPİ

Türkçe anlamı ile, Göz Hareketleri ile Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme güçlü bir terapi yaklaşımıdır. Her yaştan, milyonlarca kişinin farklı tipte psikolojik rahatsızlığını başarı ile tedavi etmiştir. EMDR terapi , bu alanda eğitimini tamamlamış, uzaman kişiler tarafından yapılır.

Kullanım alanları;

  • Kişilik Bozuklukları
  • Panik Bozukluğu
  • Kaygı Bozuklukları
  • Depresyon
  • Komplike Yas
  • Disosiyasyon
  • Rahatsız Edici Anılar
  • Fobiler
  • Ağrı Rahatsızlıkları (Migren, Fibromiyalji)
  • Yeme Bozuklukları
  • Performans Kaygısı
  • Stres ile Başa Çıkma
  • Bağımlılıklar
  • Cinsel ve/veya Fiziksel Taciz
  • Beden Algısı Bozuklukları
  • Cinsel İşlev Bozuklukları
  • Davranım Bozuklukları ve Özgüven Sorunları
  • Kompleks Travma